100 Binlerce İnsan Olumsuz Etkilenecek
AHMET ERSAVAŞ
ŞANLIURFA
Trafik sigortalarındaki son aylarda oluşan durumlar, ülkemizde sorun çözümlerinde hala ne kadar etkisiz olduğumuzu gözler önüne serdi. Sorunun tarafları, sorunun mağdurları ve bu sorunun tam göbeğinde olan kesimler(acenteler gibi) yani bütün kesimlerin değerlendirmeleri alınmadan tepeden inme kararlar alınarak durum içinden çıkılmaz hale getirilmiştir.
Kademeli bir geçişledeğişiklikler yapılabilirdi
Sorunun mağdurları, vatandaş, trafik sigortalarının yüksekliğinden şikayet etmektedir. Yıllarca 200 TL’ye trafik sigortası poliçesi satın almaya alışmış bir topluma bir anda 600 TL değerinde poliçe satmak, bu ödemeyi yapmaya ikna etmek mümkün olamamaktadır. Trafik sigortası genel şartlarını değiştiren Hazine müsteşarlığı, teminatları değiştirme noktasında haklı gerekçeleri bulunmakla birlikte, kademeli bir geçişle bu değişiklikleri yapabilirdi.
Fırsattan istifade edilmeye çalışıldı
Aslında Hazine’nin belirlediği yeni teminatlar sigortalının lehine düzenlemeler içeriyor. Ancak bunun vatandaşa anlatılmaması, tam bir pr zafiyetidir. Örneğin kamu spotları devletin bilinçlendirme için kullandığı en etkili pr kanallarından biri olması hasebiyle bu fiyat artışlarının nedenlerine ve vatandaşın aldığı trafik sigortası poliçesinin içeriğine değinilecek bir çalışma çok etkili olacaktır. Ayrıca, yeni düzenlemeler neticesinde kusurlu araçların karşılaşabileceği bedeni hasarları telafi yönünde trafik sigortalarına ferdi kaza eklenmesi de düşünülmelidir.
Böyle bir teminat eklenmesi sigorta şirketlerinin ve sigortalılarında menfaatine olacaktır.
Sigorta şirketleri, trafik sigortası genel şartlarında yapılan değişiklikleri fiyatlara yansıtırken son derece acımasız davranarak, geçmişten gelen zararlarını bu konjonktürde kapatmaya çalışmakta ve fırsattan istifade etmeye çalışmaktadır. Aslında piyasanın büyük oranda hakimi olan yabancı şirketler, Türkiye dışında uyguladıkları sigorta fiyat hesaplama prosedürlerini ülkemizde uygulamıyorlar. Örneğin, ülkemiz haricinde kaç tane ülkede sürücünün trafik kurallarına uyma sicili değerlendirmeye alınmaz?
Kişinin sicili dikkate alınmayıp cansız ve ruhsuz arabanın sicili dikkate alınıyor. Trafik sigortası kaza durumlarında karşı tarafa verilecek zararı karşılıyorsa, bu poliçede araç türünün ne önemi var? Aracı kontrol eden kişinin sigortalı olması gerekir. Ve bu sorun da sektördeki prim üretimin %90’ını yapan, yaklaşık 17 bin adet, acente sanki hiç yokmuş gibi değerlendirme dışı kalıyor, fikirlerine başvurulmuyor. Bu durum İzlanda-Türkiye milli maçındaki milli takımımızın durumuna benziyor. Futbolda amaç gol atmak iken sahaya sürülen 11 futbolcunun attığı toplam gol sayısı yedeklerin attığı gol sayısının 10’da biri bile değil.
Acentelerin neden fikirlerine başvurulmuyor?
Yani asıl prim üretimini yapan acenteler yedek kulübesindeki golcüler gibi bekletiliyor, fikirlerine ve deneyimlerine başvurulmuyor. Belirlenen kurallara göre bir acente teknik personel istihdam etmek ve genel müdürü 10 yıl deneyimli olma durumunda. Dolayısıyla insan kaynağı bu kadar eğitimli bir grup nasıl olurda görüşleri değerlendirmeye alınmaz?
Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu…
Sektördeki prim üretim yükünü çeken sigorta acentelerinin hesaba alınmamanın yanında, sigorta şirketlerinden kaynaklanan daha bir çok sorunları bulunmaktadır. Sigorta şirketleri, trafik sigortası primlerini arttırmaya başladıklarında eş zamanlı olarak, acentelerin tek gelir kaynağı olan üretim komisyonlarını da düşürmeye başlamışlardır.
Bir ata sözümüzün de söylendiği gibi, “Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu” hem geriye dönük bütün zararlarını vatandaştan çıkartırken bununla doymamış acentenin komisyonuna göz dikilmiştir. Sigorta şirketleri acentesiz bu sektörün devamını sağlayabileceklerini düşünüyorlarsa büyük bir yanlışın içinde olduklarını bilmeliler.
Sonuç olarak trafik sigortasındaki sorun bütün paydaşların görüşleri ve değerlendirmeleri alınarak çözüme gidilmelidir. Tüketicilere poliçe fiyatlarının artış nedenleri anlatılmalıdır. Acenteler göz ardı edilmeden vatandaşa en iyi koşullarda bu hizmet sunulabilir.
SBM’den fiyatların verilmesi konusu da ayrı bir muamma. Fiyatların buradan görülmesi fiyatları nasıl olup da düşürecek? Fiyatların bu şekilde düşeceğini düşünmek saflık olacaktır. Sigorta şirketleri rakip şirketlerin fiyatlarına göre trafik sigortası fiyatı belirlediklerini düşünmüyorum. SBM sitesinden teklif vermeyen veya astronomik fiyatlar veren şirketler takip edilip cezalandırılacaksa bu sistemin faydalı olacağını düşünüyorum. Bunun haricinde bu şekilde fiyatları toplayan bir vatandaş fiyatların yüksekliğine daha rahat adapte olacaktır. Aynı araca 600 TL fiyat veren ve 3000 TL fiyat veren şirketleri bir arada gören vatandaş 600 TL’lik fiyatın çok ucuz olduğuna kanaat getirecektir. Halbuki kimi araçta bu rakam bile çok fazla olabilir. Ayrıca bu sistem yeni tescil araçlara fiyat verememektedir. Eğer amaç fiyatların düşmesini sağlamak ise fiyatların tamamını görmek bu ortamda fiyatları düşürmeyecek hatta orta vadede fiyatların tekrar artmasına vesile olacaktır.
Uzun vadede faydası olmayacak
Bunlara ek olarak, SBM fiyat sorgulaması sayesinde müşteriler sigorta şirketlerinin
web sitelerine yönlendirilmekte ve böylece internet üzerinden satış yapılmasının önü açılmaktadır. Sigorta ettirene, uzun vadede faydası olmayacak hatta zarar verecek olan acentenin aradan çıkartılması acentelere vurulmuş büyük bir darbedir. Zaten sigorta şirketlerinin üretim baskısı altında ezilen acenteler böyle devam ederse tek tek kapanacak 17 bin işletmenin kapısına kilit vurulacaktır. Çarpan etkilerini de dikkate alırsa 100 binlerce insan bu durumdan olumsuz etkilenecektir.